MARDİN BAROSU
İNSAN HAKLARI KOMİSYONU
KONU:
Basına ve Kamuoyuna;
Mardin E Tipi Kapalı Cezaevinde bulunun tutuklu ve hükümlülerin Baromuza mektup göndermek suretiyle yaptıkları başvuruda değindikleri hususlar hakkında Baro olarak Mardin Cumhuriyet Başsavcılığına ve Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi Müdürlüğüne başvuruda bulunmak suretiyle yaşanan sorunlar hakkında ve tarafımıza bildirilen sorunlar ile ilgili sorumlu kişiler hakkında idari veya cezai bir soruşturmanın açılıp açılmadığı hususlarında bilgi verilmesi talep edilmiştir.
Tutuklu ve hükümlülerce tarafımıza;
Bu başvurularda değinilen sorunlar hakkında Komisyonumuzca Savcılığa ve Cezaevi Yönetimine yapılan başvuruya Savcılık ve Cezaevi Yönetimince Baromuza yazılı olarak verilen cevaplar kamuoyuyla paylaşılacaktır.
İnsan Hakları Savunucuları olarak;
Öncelikle kişilerin yaşam hakkı konusunda devletin hiçbir ayrım gözetmeksizin sorumluluğu olduğunu belirtip bu hak kapsamında sağlık hakkının tam ve eksiksiz yerine getirilmesi gerektiğini hatırlatıyoruz. Bu anlamda mahpusların kişisel temizlik ve genel sağlıklarının korunabilmesi için hijyen malzemelerine erişimleri sağlanmalı, sıcak su ihtiyaçlarının kesintisiz yerine getirilmesi gerekmektedir.
Ayrıca kişilerin özgürlük hakları konusunda kişilerin bulunduğu koğuşa göre iyi hallilik değerlendirmesi yapılmasının ayrımcılık suçu oluşturduğunu, dolayısıyla Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulunun hukuka aykırı tutum ve davranışlarından bir an önce geri dönmesini ve tahliye süreleri biten kişilerin derhal tahliye edilmeleri gerekmektedir.
Diğer hususlarda ise;
Özel kargo şirketleri tarafından gönderilen eşyaların sırf PTT Kargo ile gönderilmediği gerekçesiyle göndericiye iade edilmesi şeklindeki keyfi uygulamadan dönülmesi;
Düşünce ve ifade hürriyeti kapsamında yer alan bilgi ve belgelere erişim hakkı kapsamında mahpuslara gönderilen dergi ve kitapların verilmemesi uygulamasından vazgeçilmesi;
Devletin kişilerin maddi ve manevi varlıklarını koruma yükümlülüğü gereği kısıtlanan havalandırmaya çıkma, sosyal ve kültürel etkinlik hakları için gerekli olanakların sağlanması gerekmektedir.
Belirtmeliyiz ki insani muamele ve insanın doğuştan sahip olduğu insanlık onuruna saygı göstermek devletin görevidir.
Mardin Valiliği, bir rutin işlem olarak, hiçbir somut olguya dayanmadan, toplantı, gösteri yürüyüşü ve açık hava toplantılarını yasaklama kararlar vermesi artık istisna olmaktan çıkıp genel bir yasaklama halini almıştır. Bu yasaklama kararlarının sistematik şekilde ve her kararın bir önceki kararın son gününden başlamak üzere alınması ve yasaklama kararlarının süresiz hale dönüşmüş olması, doğrudan, demokratik toplumu ve demokratik toplumun en temel değerleri arasında yer alan toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına yönelik ihlal oluşturmaktadır.
Biz insan hakları savunucuları olarak,
Bireylerin ortak fikirlerini birlikte/ kolektif bir şekilde savunabilmelerini, fikirlerini başkalarına duyurmak için bir araya gelebilmelerini savunmaktayız. Bu nedenle, Avukatlık Kanununun 76. ve 95. Maddeleri gereği hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak ve korumakla görevli olduğumuzdan Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına yönelik yasaklama kararlarına karşı dava açtığımızı bildiririz.
Kamuoyuna saygıyla bildirilir.
MARDİN BAROSU
İNSAN HAKLARI KOMİSYONU